Okuma Süresi
1 dakika

Geçtiğimiz yılın başında, 2016 ABD seçimlerinde Facebook’un kullanıcı verilerini Cambridge Analytica ile paylaştığı seçimlerde bu verileri kullanarak politikalar izlendiği skandalı gündeme gelmişti. Bu skandalın yaşanmasıyla birlikte ülke çapında kullanıcı bilgilerinin gizliliği tartışılmış aynı zamanda Facebook gibi teknoloji şirketlerinin kullandığı güç insanları hayrete düşürmüştü.

Skandalın gündeme gelmesinden yaklaşık iki yıl sonra FTC (ABD Federal Hükümetine Bağlı, Federal Ticaret Komisyonu), konuyla alakalı resmi görüşlerini de paylaştı. Paylaşılan bilgilere göre; Cambridge Analytica’nın Facebook kullanıcılarından topladığı kişisel bilgileri ve verileri tüketicilerin haberi olmadan kullandığı ortaya çıktı.

TFC, konuyla alakalı basın açıklamasında ise; Cambridge Analytica’nın FTC Yasasını ihlal ettiği iddia edilen aldatıcı davranışların tespit edildiğini belirtti. Yapılan son düzenlemelerde, Cambridge Anayltica’nın kişisel bilgilerin gizliliğini ve güvenliğini Kişisel Verilerin Korunma Kanuna göre düzenlemesi gerektiği, ayrıca şirketin topladığı kişisel bilgileri bahsi geçen ‘Privacy Shield’ yasalarına bağlı kalarak muhafaza etmesi gerektiği aktarıldı. Bahsi geçen kullanıcı gizliliği ve güvenliği yasasının ihlali durumunda ise şirketin, korunamayacak bilgileri silmesi veya gerektiği durumda iade etmesi gerektiği söylendi.

Kullanıcı bilgilerinin Cambridge Analytica ile paylaşılması skandalının, Facebook’u ve Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg’i büyük ölçüde etkileyeceği düşünülüyordu. Ancak görünen o ki Facebook bugün, düne oranla daha fazla para kazanmaya ve hisse senedinin değerini yükseltmeye devam ediyor.

Yaşanan bu büyük skandalın ardından yapılan anketlerin de, Facebook’un kullanıcılarının çoğunluğunun kullanım alışkanlıklarını hiç değiştirmediğini göstermişti.