TÜBİTAK ve Boğaziçi Üniversitesi’nde araştırma yapacak olan Dr. Mehmet Turan, sindirim sistemi organlarında otopsi, ilaç enjeksiyonu yapabilecek, yapay zeka temelli, kapsül robotlar üzerinde çalışmaya başladı.
TÜBİTAK 2232 Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ile Boğaziçi Üniversitesi’nde araştırmalarını sürdürme kararı alan Türk bilim insanı Dr. Mehmet Turan mide, ince bağırsak ve kalın bağırsak gibi ulaşılması zor organlarda akıllı kapsül robotlar kullanılarak hastalıkların teşhisini çok daha erken ve kolay bir şekilde gerçekleştirebilen, istenen yerlere ilaç enjekte edip biyopsi yapabilen akıllı robotları hayata geçirmek üzere yeni bir projeye başladı.
Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü’ne katılan Dr. Mehmet Turan, doktorası sırasında ve sonrasında Max Planck Enstitüsü Akıllı Sistemler Direktörü ve aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi mezunu olan Prof. Metin Sitti ile birlikte çalışma fırsatı bulan Dr. Mehmet Turan, “Magnetically Actuated Al-Powered Endoscopic Capsule Robot for Targeted Drug Delivery and Multiple Biopsy Operations” başlıklı projesi kapsamında sindirim sistemi organlarında görüntüleme, ilaç enjektesi, biyopsi ve hatta ameliyatlarda kullanılmak üzere yapay zekâ temelli hassas medikal robotlar geliştirmek üzere çalışıyor.
Dr. Mehmet Turan TÜBİTAK 2232 programı kapsamında üç sene sürmesi beklenen yeni projesinin hedefini ‘’Yapay zekâdaki son yıllardaki heyecan verici algoritmik gelişmeleri endoskopik kapsül robotların donanımsal düzeneği ve mekatronik tasarımlarında yapmayı planladığı yeniliklerle birleştirerek yeni nesil kapsül robotları geliştirmek’’ olarak özetledi.
Mehmet Turan geliştirmekte olduğu endoskopik kapsül robotun hasta ve hekim için avantajlarından bahsederek şu bilgileri verdi:
‘’Normal endoskopiden farklı olarak geliştireceğimiz sistemde hassas bir kontrol mekanizması eşliğinde hareket ettirilebilen bir robot olmasını planlıyoruz. Mevcut şartlarda hastanelerde kullanılan kapsül endoskop örneklerinde mide, kalın bağırsak ve ince bağırsak için ayrı ayrı kapsüller kullanılması gerekiyor. Bizim sistemimizde ise mide, kalın bağırsak ve ince bağırsak olmak üzere üç organı aynı anda tek kapsül robotla görüntüleyebiliyorsunuz. Robotik kapsülün standart kapsüle kıyasla başka avantajları da mevcut; biyopsi ve ilaç enjektesi gibi tıbbi müdahaleleri de mümkün kılıyor. Hâlihazırda kullanılan sistemlerde aktif kontrol olmadığı için bu tür karmaşık müdahaleler yapmak imkânsız. Bu da kapsülün sadece bir görüntüleme aracı olarak kalmasına sebep oluyor ve hastanelerde kullanım alanını çok sınırlandırıyor. Hedefimiz multi-site biyopsi dediğimiz şu an literatürde henüz yapılamamış olan kapsül endoskopi sırasında bir defadan fazla ve farklı yerlerden biyopsi almayı başarmak olacak. Bir kapsül içerisinde 4-5 iğne olacak. Patentini almayı planladığımız bir mekanizma kullanarak birden çok biyopsi aynı operasyon içinde mümkün olacak. Ek olarak, kapsülün beden içindeki hareketi konusunda iki farklı önerimiz var; ilk öneride kapsül tam otonom olarak yapay zekânın devreye girmesiyle ilerleyecek. Diğerinde ise doktor kontrol çubuğu ile kapsülü yönlendirecek. Projedeki bir hedefimiz de submilimetrik hassasiyetlerle ilerleyebilen bir robot elde edebilmek. Bu hem donanımsal hem yazılımsal açıdan hâlihazırdaki sistemlerin çok daha ilerisine gitmenizi gerektiriyor’’ dedi. TÜBİTAK 2232 programı ile Türkiye’ye dönüş yapan bilim insanlarından biri olduğu söyleyen Turan, TÜBİTAK 2232 programı ile özellikle sağlık alanında sanayiye çabuk entegre edilebilecek, hızlı geri dönüşü olan katma değerli teknolojilerin geliştirilmesi adına önemli destekler olduğunu ekledi.
Dr. Mehmet Turan son olarak T.C Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi işbirliğinde beyin kanseri ve meme kanserinin erken safhada teşhis edilmesi üzerine yeni bir projeye başlamış olduklarını ekledi ve Turan şu bilgileri verdi: ‘’Hâlihazırda, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve Sağlık Bakanlığı ile ortak yürüttüğümüz büyük ölçekli bir sağlık projesinde beyin tümörlerinin çok daha erken teşhisini mümkün kılacak algoritmaların geliştirilmesine öncülük edecek çok büyük bir veri kümesi oluşturuyoruz. Hatta kişinin yaşam kalitesi, beslenme alışkanlıkları ve ailesindeki bireylerin hastalık geçmişlerini inceleyip henüz hastalık ortaya çıkmadan uyarılar verip, hastayı bilinçlendirmeyi başarabilecek kritik teknolojiler üzerinde çalışıyoruz. Bir milyon hastadan elde edeceğimiz etiketli beyin MR görüntüleri hem ülkemiz hem de tüm dünyada ilgili alanlarda yapılacak bilimsel çalışmalara büyük ivme kazandıracaktır’’ açıklamalarında bulundu.
Türk bilim insanlarının yaptığı çalışmalarla birçok farklı alanda gelişim devam ediyor. TÜBİTAK gibi kurumların programları sayesinde bu çalışmalara hem daha fazla bilim insanımız katılıyor hem de Dr. Mehmet Turan gibi önemli bilim insanları ülkelerinde büyük işler gerçekleştirme şansı elde ediyor.