Ericsson Mobilite Raporu
Bu içeriği değerlendirin.
Okuma Süresi
3 dakika

Ericsson, kısa bir süre önce pandemi sonrasını ve 5G’nin geleceğini ele alan iki ayrı rapor yayınladı. Yayınlanan ‘Ericsson Mobilite Raporu’, 5G’nin tarihteki en hızlı benimsenen mobil nesil olacağını ortaya koydu. 5G’nin, 4G ile karşılaştırıldığında aynı kilometre taşına iki yıl daha önce geleceğini ve bir milyar abone sayısını aşacağını tahmin eden rapor; 2025 yılına kadar tüketicilerin çevrimiçi aktivitelerine 2 yeni hizmet daha ekleneceğine ve çevrimiçi geçirilen sürenin 9 saat daha artacağına işaret etti. 

Ericsson, kısa bir süre önce pandemi sonrasını ve 5G’nin geleceğini ele alan iki ayrı rapor yayınladı. 20’nci sürümü yayınlanan ‘Ericsson Mobilite Raporu’, farklı pazarlardaki eğilimleri vurgulayan yerel verileri ele aldı. Raporda; 5G’nin, tarihteki en hızlı benimsenen mobil nesil olacağına işaret edildi. Aktarılan detaylara göre; Ericsson, 5G abone sayısının her gün yaklaşık bir milyon artarak toplam abone sayısının 2021 yılının sonunda 580 milyonu aşacağını öngörüyor. Son raporda yer alan bu öngörü, 5G’nin şimdiye kadar en hızlı benimsenen mobil nesil olacağı beklentisini güçlendiriyor. 5G’nin 4G ile karşılaştırıldığında aynı kilometre taşına iki yıl daha önce gelmesi ve bir milyar abone sayısını aşması bekleniyor. 

‘Ericsson Mobilite Raporu’nun son sayısının yanı sıra, 5G’nin penetrasyonunu ve dünya genelindeki pazarlarda sahip olduğu potansiyelin değerlendirildiği “Kentsel Gerçekliğin Geleceği” başlıklı ‘Küresel Telekom Pazarı Raporu (GTM)’ da yayınlandı. Rapor, Ericsson’ın şu ana kadarki en büyük tüketici araştırması olan Ericsson ConsumerLab tarafından hazırlandı. Çalışma kapsamında; Türkiye’de 15-79 yaş aralığında 1.000 ila 2.000 arasında tüketici, yapılan bir anket aracılığıyla pandemi sonrasında 2025 yılına kadar neler olacağına dair temel görüşlerini ortaya koydu.  

Rapor, tüketicilerin “bir sonraki normale” girerken 2025 yılına kadar günlük çevrimiçi faaliyetlerine 2 yeni çevrimiçi hizmetin daha ekleneceğini ve pandemi öncesine göre çevrimiçi faaliyetlere 9 saat daha fazla zaman ayrılacağını gösterdi. Orta düzey çevrimiçi kullanıcıların pandemi sürecinde günlük yaşamlarında daha fazla hizmet kullanmaya başladığının altını çizen raporda, önümüzdeki süreçte çevrimiçi faaliyetlerdeki bu değişimle birlikte orta ve ileri düzey kullanıcılar arasındaki boşluğun kapanacağı belirtildi.  

Türkiye’deki okullarda çevrimiçi eğitim, yüzde 90 artış gösterdi

Çevrimiçi Eğitim

Diğer yandan; COVID-19 nedeniyle Türkiye’de okullarda ve üniversitelerde çevrimiçi eğitim, yüzde 90 oranında artarken uzaktan çalışma da yüzde 45 oranında artış gösterdi. Ericsson, hazırlanan raporda uzaktan eğitim ve çalışmanın gelecekte yüzde 48 düzeyinde seyretmesinin beklendiğine işaret etti. 

Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın, raporların bulgularına ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi: “Araştırmamız 2021 yılının sonunda 5G abone sayısının yaklaşık 580 milyon olacağını ve 2026 yılında dünya mobil veri trafiğinin yarısından fazlasını 5G ağlarının taşıyacağını gösteriyor. 5G, hızlı iletişimin simgesi haline gelirken, pandemi sürecinde bağlantı hızının ne derece önemli olduğunu gördük. Bu da 5G’nin tüketicilere ve işletmelere sunacağı değeri daha da vurguladı. Pandemi sürecinde dijital dönüşüm büyük önem kazanırken müşteri alışkanlıklarında da çok önemli değişiklikler yaşandı. Tüketicilerin 2025 yılına kadar dijital alışkanlıklarını daha da genişletmeyi bekledikleri göz önüne alındığında, geleceğin daha güçlü toplumlarını inşa etmek için dijital kapsayıcılığı gündemin en üst sıralarına yerleştirmek gerekiyor. Bu nedenle, Ericsson olarak 5G ve sonrasındaki teknolojiler ile ilgili araştırma ve geliştirme çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz ve dijital dönüşüm taleplerinin hızına ayak uydurmak için operatörlerle çok yakın çalışıyoruz.” 

Paylaşılan diğer bilgilere göre; COVID-19 pandemisi, tüketicilerin önceliklendirme biçimlerinde de değişikliklere neden oldu. Araştırma, Türkiye’deki tüketicilerin yüzde 57’sinin, 2025 yılına kadar bir diploma almak veya becerilerini geliştirmek için e-öğrenme ve çevrimiçi eğitim programlarına yöneleceğini gösterdi. Ayrıca tüketicilerin yüzde 53’ü, çevrimiçi alışverişin fiziksel mağazaya gitmekten daha iyi bir deneyim olacağına inandığını dile getirdi. Bu süreçteki en önemli değişikliklerden biri de yerel alışverişin önceliklendirilmesi oldu. Tüketicilerin yarısı, kısmen çevresel kaygılar nedeniyle 2025 yılında genel olarak yerel ürünleri tercih edeceklerini belirtti ve bunun gelecekte bir norm haline geleceğini düşündüklerine işaret etti. Bununla birlikte; Türkiye’deki tüketicilerin yüzde 58’i, 2025 yılına kadar yalnızca yerel olarak üretilen yiyecek ve ürünleri satın alacağını söyledi. 

Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayınız.

İlginizi çekebilir:

Ericsson ve UNICEF İş Birliği, Tüm Okulların İnternete Bağlanmasını Hedefleyecek

Ericsson Frekans Paylaşımı çözümü ile 5G bağlantı daha hızlı kullanılacak

Ericsson ve Microsoft’tan otomotivde iş birliği

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz