Okuma Süresi
Mastercard’ın yeni araştırması; pandeminin, milyarlarca kişinin daha sürdürülebilir davranışlar sergilemesini sağladığını ortaya koydu. Türklerin yüzde 86’sının, bu süreçte pandemi öncesine göre çevre konusunda daha bilinçli hale geldiği kaydedildi. Mastercard, bu kapsamda ‘Karbon Hesaplama Aracı’ isimli yeni hizmetini tanıttı. Hizmetin, tüketicilerin daha bilinçli tercihler yapmasına yardımcı olmak için gerekli veri ve içgörüleri sağladığı belirtildi.
Mastercard tarafından yürütülen ve dünya genelinde 24 ülkede tüketiciler ile gerçekleştirilen yeni sürdürülebilirlik araştırması; pandemi sırasında, tüketicilerin çevrecilik anlayışında belirgin bir artış olduğunu ortaya koydu. Dünya genelinde ankete katılanların yüzde 54’ü; pandemi öncesi döneme kıyasla, karbon ayak izlerini azaltmanın artık daha önemli olduğunu ifade etti. Dünya ortalamasında yetişkinlerin yüzde 85’i, 2021’de çevre ve sürdürülebilirlik sorunlarıyla mücadele etmek için kişisel önlemler almaya istekli olduklarını belirtti. Bu durum, satın almalarını ve ödüllendirmeyi, gezegen için anlamlı bir hale dönüştürmek isteyen tüketiciler arasında çevre bilincine sahip harcama ve tüketime doğru büyüyen bir eğilime de işaret etti.
Araştırma sonuçlarından yola çıkan Mastercard ve İsveçli FinTech girişimi Doconomy ise ‘Mastercard Karbon Hesaplayıcı‘ özelliğini geliştirdi. Aktarılan detaylara göre; Mastercard ağına entegre edilen ‘Karbon Hesaplama Aracı’, öncelikli olarak bankalar tarafından kullanılıyor. ‘Mastercard Developers‘ sayfasında bulunan yeni ‘API’ler aracılığıyla kurumlar, ‘Karbon Hesaplayıcı’yı mobil uygulamalarına sorunsuz bir şekilde entegre edebiliyor. Hizmet, sürdürülebilir harcamaların yeni yollarını arayan çevre bilincine sahip tüketiciler için karbon ayak izi hakkındaki verilere erişimi yaygınlaştırıyor ve karbon etkisini dengelemek için kullanılıyor. ‘Karbon Hesaplayıcı’ ayrıca, tüketicilerin harcama kategorilerinde yaptıkları satın alımlardan kaynaklanan karbon emisyonlarının anlık ekran görüntüsünü almalarına olanak sağlıyor. Yapılan hesaplamalar, bağımsız olarak doğrulanan ‘Åland Endeksi‘ tarafından destekleniyor.
Karbon hesaplayıcısına ek olarak, Mastercard, plastik atıkları azaltmak için sürdürülebilir malzemelerden yapılmış kartlar gibi diğer çevre odaklı ürün ve hizmetleri de sunuyor. Şirket, ayrıca 1.5 santigrat derece ile uyumlu sera gazı emisyonlarını azaltarak 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı taahhüt ediyor. Kendi operasyonlarını karbondan arındırmak için ve tedarik zincirlerini karbonsuzlaştırmak için harekete geçtiğine işaret eden Mastercard, 600 milyon dolarlık bir sürdürülebilirlik tahvili çıkardığını belirtiyor.
Sosyal medya çalışmaları, toplumu sürdürülebilirlik konusunda bilinçlendirmede öncü rol oynuyor
Buna ek olarak şirket; kısa süre önce, çevresel, sosyal ve yönetişim olmak üzere üç küresel hedefinde ilerlemeyi hızlandırmak için yaptığı değişiklikleri duyurdu: karbon nötrlüğü, finansal katılım ve cinsiyete dayalı ücret denkliği. Tüm bunların, şirketin daha sürdürülebilir ve kapsayıcı bir dijital ekonomi oluşturma hedefini desteklediği ifade edildi.
Diğer yandan; dünya çapında ankete katılanların yarısından fazlası, karbon ayak izlerini azaltmayı artık daha da önemli buluyor. Z ve Y kuşakları (%65) liderliğinde; her beş kişiden neredeyse üçü (%58), eylemlerinin çevreyi nasıl etkileyebileceği konusunda her zamankinden daha bilinçli olduğunu dile getiriyor. Bununla birlikte; katılımcıların yüzde 62‘si, şirketlerin pandeminin başından bu yana daha sürdürülebilir ve çevre dostu şekilde davranması gerektiğine inanıyor. Daha bilinçli tüketime doğru eğilim, son on yılda büyüse de tutum ve eylemlerdeki değişiklikler, pandeminin bir sonucu olarak hızlı bir şekilde artış gösteriyor. Dünyanın dört bir yanındaki tüketiciler, şirketleri ve markaları daha sürdürülebilir ve çevre dostu yollarla davranmaya çağırıyor. Dünya genelindeki tüketicilerin yüzde 37’si atıklarla, yüzde 35’i hava ve su kirliliği ile ve yine yüzde 35’i plastik kirliliği sorunuyla mücadele ettiğini belirtiyor. Pandemiyle mücadele etmenin yanı sıra, şirketlerin bu üç konuya odaklanması da talep ediliyor.
Araştırma sonuçlarına göre ayrıca; Türklerin yüzde 86’sı pandemi öncesine göre, çevre konusunda daha bilinçli bir hale geliyor. Yüzde 93’ü ise çevre ve sürdürülebilirlik sorunlarıyla mücadele etmek için artık kişisel önlemler alıyor. Türkiye’de sürdürülebilirlik üzerine yürütülen sosyal medya çalışmalarının, toplumu bilinçlendirmede öncü bir rol oynadığı dile geitirliyor. Katılımcıların yüzde 54’ü belgeseller, yüzde 36’sı YouTube içerikleri ve yüzde 33’ü sosyal medya kanallarında, çevrecilik ile ilgili kampanyalarla karşılaştığını ve pozitif anlamda etkilendiklerini ifade ediyor.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayınız.
İlginizi çekebilir:
Mastercard, 2021 Yılı Sonlarına Doğru Kripto Para ile Ödeme Kabul Etmeye Başlayacak
