Ödeme kuruluşu PayTR’nin yeni COO’su Ercüment Demir oldu. Bugün 60 binden fazla iş yerine geniş yelpazede ödeme çözümleri sunan PayTR’ın COO görevine Ercüment Demir atandı.PayTR bünyesinde yürütülen tüm destek operasyonlarının yönetiminde yer alacak olan Ercüment Demir, operasyon ekiplerinin büyütülmesi, operasyonel planlama ve süreçlerin geliştirilmesi konusunda aktif rol oynayacak. Demir ayrıca, 15 yılı aşkın süredir kartlı ödeme sistemleri sektöründe edindiği bilgi birikimi ve uluslararası tecrübesini sahtecilik (fraud) inceleme süreçlerinin geliştirilmesinde de kullanacak.
Kartlı ödeme sektöründe 15 yıldan fazla deneyim sahibi
1978 İzmir doğumlu Ercüment Demir, 15 yılı aşkın süredir kartlı ödeme sistemleri sektöründe çalışıyor. Kariyerine Bileşim AŞ Sahtecilik İnceleme Biriminde başlayan Ercüment Demir, bankaların (Ziraat Bankası, Halkbank, Halkbank Makedonya, Ziraat Bosna) kart, POS, internet bankacılığı sahtecilik girişimlerini tespit etme ve gerekli önleyici tedbirlerin alınması üzerine çalışmalar yürüttü. Ayrıca bankaların (Ziraat Bankası, Halkbank) Visa-MC operasyonlarında görev aldı. Sonrasında Türkiye’nin ilk ödeme girişimlerinden PayU’da sırasıyla Risk Operasyonları Müdürlüğü, Uyum Müdürlüğü, Ülke Risk Müdürlüğü, son olarak da Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Türkiye’nin içinde olduğu EMEA Bölgesi Sahtecilik Ekibine Bölge Müdürü pozisyonunda liderlik etti. Altı yıllık çalışma süresince firma için kritik birçok projede global ölçekte önemli noktalarda görev aldı. Ardından bir yıl İninal Risk ve Fraud Müdürü pozisyonunda çalıştı ve gerek sahtecilik önleme gerekse geleneksel risk yönetiminden kurumsal risk yönetim sistemine geçiş sürecinde rol üstlendi.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayın!
Uzaktan çalışmanın hayata geçirilmesinde çalışanların isteklerinin ana etken olduğunu gösteren araştırmada en büyük zorluklar ise vergi ve yasal uyumluluk
KPMG, “Uzaktan Çalışmada Güncel Trendler” raporunda 530\’dan fazla şirkete uzaktan çalışmayla ilgili değerlendirmelerini sordu. Yüzde 82’sinin EMA bölgesinde yer aldığı katılımcılar arasında çeşitli sektörlerden yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler, mobilite konusunda uzman kişiler, insan kaynakları yetkilileri, vergi ve iş hukuku uzmanları bulunuyor. Raporda ortaya çıkan sonuçlar, uzaktan çalışma konusunda küresel eğilimlerin yanı sıra bölgesel ve sektör farklılıkları hakkında da önemli fikirler veriyor.
Şirketler uyum ve risk konularını göz önünde bulundurmalı
Rapora ilişkin görüşlerini paylaşan KPMG Türkiye İnsan ve Değişim Hizmetleri Direktörü Jan Erdem Yılmaz, “Şirketler, hızlı bir dönüşüm sürecinde geleceğin çalışma hayatına hazırlık yaparken kesinleşen bir gerçek var. Uzaktan çalışma, yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Gerek mevcut çalışanların talepleri gerekse de rekabetin yoğun olduğu yetenek pazarında öne geçme ihtiyacıyla birlikte uzaktan çalışma politikaları yükselişte. Bu aşamada, şirketlerin esnekliğin nasıl ve ne ölçüde olacağını netleştirmesi önem taşıyor. Özellikle işin gereksinimleri ile ilgili olarak fonksiyonlar özelinde özelleştirilmiş yaklaşımların benimsenmesi ve bu yaklaşımın çalışan bağlılığı ve verimliliği eksenlerinde kurgulanması önem kazanıyor. Ayrıca uzaktan çalışma, özellikle uluslararası boyut kazandığında karmaşık vergi ve yasal süreçleri beraberinde getirebiliyor ya da iş ve sosyal güvenlik uygulamalarına ilişkin endişelere yol açabiliyor. Bu nedenle şirketlerin çalışma modellerini dönüştürürken uyum ve risk konularını da göz önünde bulundurması kritik önem taşıyor” dedi.
Rapordan öne çıkan başlıklar
Uzaktan çalışma artışta
Rapora göre şirketlerin yüzde 89’u şu an uzaktan çalışma politikasını zaten uyguluyor veya uygulamayı planlıyor. Kuruluşların yarısından fazlası (yüzde 52) uzaktan çalışma politikası uygulamayı düşünürken yüzde 37\’si zaten halihazırda uyguluyor. Bu şekilde bir politika uygulamayı düşünmeyenlerin oranı ise sadece yüzde 5’te kalıyor.
Telekomünikasyon ve teknoloji uzaktan çalışmada başı çekiyor
Bununla birlikte, stratejiler her kuruluşun iş modeline, uzun vadeli stratejik hedeflerine ve kurumsal kültürüne göre değişiyor. Telekomünikasyon ve teknoloji sektörü yüzde 64 ile bu modeli uygulayanların başını çekerken, bu iki sektörde uzaktan çalışmayı değerlendirme aşamasında olanların oranı ise yüzde 27 seviyesinde bulunuyor. BT tabanlı şirketlerin, özellikle de startup sektöründekilerin, hızlı karar verebilmesi ve uzaktan çalışmanın çoğu zaman bir DNA’larının bir parçası olması nedeniyle bu sektörlerdeki yüksek oran da şaşırtıcı değil.
İş yerinde olmanın gerekli olduğu şirketler de uzaktan çalışmayı düşünüyor
Diğer yandan ilginç bir şekilde yiyecek, içecek, perakende ve tüketici sektörlerindeki katılımcıların yüzde 90’nı uzaktan çalışma politikası planladıklarını belirtti. Bunların yüzde 40’ı bu politikayı uygulamayı düşünürken yüzde 60’ı şu an uyguladıklarını belirtiyor. İmalat sektörü için, iş yerinde daha fazla çalışmanın gerekliliği göz önüne alındığında, bu sonuçlar daha da şaşırtıcı oldu. Hatta bazı şirketler, sanal gerçeklik gözlükleri ile uzaktan makine bakımı yapılması gibi yeni teknolojiler kullanılarak işgücünün uzaktan çalışabileceğini ifade ediyor.
Uzaktan çalışmada çalışanların talepleri öne çıkıyor
Uzaktan çalışma nedenlerinin başında ise çalışanlardan gelen istekler ve COVID-19 kısıtlamaları geliyor. Şirketlerin dörtte biri (yüzde 25) için çalışanlardan gelen talepler, uzaktan çalışmayı hayata geçirmenin temel nedeni oldu. Şirketlerin yüzde 18\’i uzaktan çalışmanın gerekli olduğunu ve yetenek pazarında markayı tanımladığını söylerken yüzde 12\’si yetenek eksikliğini gidermeye yardımcı olduğunu söyledi. Özetle, kuruluşların yarısından fazlası (yüzde 55), uzaktan çalışma politikalarını işleri veya dış faktörlerden ötürü değil çalışanlarının isteklerini karşılamak için hayata geçirdi.
Uzaktan çalışma henüz ülke içi ile sınırlı
Uzaktan çalışma yöntemleri de kuruluşlara göre değişiklik gösteriyor. Yüzde 42 ile çoğu şirket, ülke sınırları içinde uzaktan çalışmaya odaklanıyor. Ülke dışında uzaktan çalışma söz konusu olduğunda, şirketlerin yüzde 22’si 90 günden daha az bir süre için kısa süreli uzaktan çalışma yöntemini düşünüyor. 90 günden fazla süre için bu oran yüzde 8’e kadar düşüyor. Ayrıca katılımcıların sadece yüzde 9’u ülke dışından bu yöntemle işe alım yapmayı değerlendirdiklerini belirtiyor.
En büyük iki sorun: Vergi ve yasal uyumluluk
Vergi ve yasal uyumluluk yüzde 88 ile uzaktan çalışmayı uygulamak isteyen şirketler için en büyük zorluklar olarak öne çıkıyor. Halihazırda ülke sınırları içinde dikkate alınması gereken çeşitli vergi ve yasal düzenlemeler olduğu düşünüldüğünde bu sonuç şaşırtıcı değil. Örneğin, sağlık ve güvenlik, veri koruma ve BT güvenliği, gelir ve kurumlar vergisi düzenlemeleri ile ilgili ülkelere göre değişen işveren yükümlülükleri bulunuyor. Ülke sınırlarının dışında, daha fazla uluslararası düzenlemeler devreye girdikçe uyum daha da karmaşık hale geliyor. Yasal standartların olmaması ve vergi alanında belirsizlik, sınır ötesi uzaktan çalışmanın ele alınmasında önemli bir engel teşkil ediyor. Sonuç olarak, sınır ötesi uzaktan çalışmayı uygulama kararı bir yandan şirkete özgü risk değerlendirmelerine ve diğer yandan iş ve yetenek gereksinimlerine bağlı kalıyor. Vergi ve yasal uyumlulukta sonra uzaktan çalışmanın önündeki diğer zorluklar arasında sırasıyla verimli süreçler oluşturmak (yüzde 21), çalışan takibi ve teknoloji (yüzde 18), iletişim (yüzde 10) geliyor.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayın!
Krediyle sitelere, apartmanlara ve müstakil konutlara kurulum yapılabilecek. Ayrıntılar haberimizde
Garanti BBVA, elektrikli araçlar için hızlı şarj istasyonlarının kurulması amacıyla enerji şirketi ABB ile anlaştı. Bu kapsamda elektrikli araç şarj istasyonu finansmanı için Garanti BBVA’nın bireysel müşterilerine alışveriş kredisi sağlanabilecek. 3 ila 36 ay vadeyle 30 bin TL’ye kadar kullanılacak alışveriş kredisi ABB bayileri aracılığıyla sunulacak. Krediyle sitelere, apartmanlara ve müstakil konutlara kurulum yapılabilecek.
Kredinin şartları nasıl?
Konuyla ilgili bilgi veren Garanti BBVA Tüketici Finansmanı Direktörü Koray Öztopçu, “Yakın zamanda Resmî Gazete’de yayımlanan düzenlemeye göre, araç şarj istasyonu yatırımlarına, yatırım bedelinin yüzde 75’ine ve 20 milyon TL’ye kadar geri ödemesiz destek verilecek. Ekonomik etki düzeyi yüksek ve birden çok sektörde gelişimi hızlandırma potansiyeline sahip elektrikli araç şarj istasyonlarının kurulması için ilerleyen dönemde daha fazla finansman ihtiyacı olacak. Bu kapsamda yine bir ilki gerçekleştirerek müşterilerimizin e-şarj desteğine ulaşabileceği alışveriş kredisi çözümümüzü sunuyoruz. Akıllı, güvenilir ve emisyonsuz bir mobilitenin geleceğinin temellerini atan ABB ile birlikte, e-şarj istasyonu kurmak isteyen müşterilerimizin kolayca alışveriş kredisi kullanabilmesini sağlıyoruz. Müşterilerimiz, ülkemizdeki e-şarj istasyonu sayısını hızla artıracağına inandığımız bu ürünümüze ABB bayileri aracılığıyla ulaşabilecek.” dedi.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayın!
Pek çok kişi tarafından oldukça sevilen WH-1000XM4 kulaklıkların yeni modeli Sony WH-1000XM5 aktif gürültü engelleme özelliğine sahip kafa üstü kulaklıklar tanıtıldı. Detaylar haberimizde.
Son iki ay içerisinde ikinci defa yatırım alan fonbulucu’nun 18 binden fazla üyesi bulunuyor. Ayrıntılar haberimizde
Türkiye\’nin Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) lisanslıyla faaliyete geçen ilk paya dayalı kitle fonlama platformu fonbulucu’nun çatı şirketi olan Global Kitle Fonlama Platformu, Maqasid Gayrimenkul ve Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi’nin Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan 150 milyon değerleme üzerinden 4,5 milyon TL yatırım aldı.
Fonbulucu, bugüne kadar 18 binden fazla üye, 11 binden fazla yatırımcı 1 milyar TL’ye yakın fonlama talebiyle toplamda 58 milyon TL yatırımın girişimlere ulaşmasına aracılık etti.
20 bin üyeye ulaştı
Konuyla ilgili açıklama yapan fonbulucu Kurucusu ve CEO’su Hakan Yıldız, “fonbulucu platformu olarak henüz bir yılımızı doldurmadan ikinci defa büyük bir yatırım alıyoruz. Geçtiğimiz aylarda, 15 milyon TL yatırım almıştık. Bu defa aldığımız yatırımla beraber 2022 yılı içerisinde 19 milyon 500 bin TL tutarında yatırım almak bizi çok mutlu ediyor. Geçtiğimiz yıl mayıs ayında platformumuzda 300 üye bile yokken şu an yaklaşık 20 bin üyeye ulaştık. Fon talebinde her ay neredeyse yüzde 100 büyüyoruz. Ortalama yatırım ilk başladığımız günden bugüne yüzde 300 artış gösterdi, topladığımız fon ise her ay bir önceki aya göre yüzde 20 ila yüzde 50 arasında artıyor. 50 bin TL sermaye ile kurduğumuz şirketimizin sermayesi bu hafta 25 milyon 500 bin TL olacak ve hissedarlarımıza yüzde 302 oranında bedelsiz pay dağıtacağız. Sermaye bazında 2 yıl içerisinde 510 kat büyüme göstermek bize gurur veriyor.” ifadelerini kullandı.
Fonbulucu\’nun aldığı ilk yatırımın haberini şu bağlantıyı tıklayarak okayabilirsiniz.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayın!
DigiME aldığı yatırımla Avrupa’da büyümeyi hedefliyor. Ayrıntılar haberimizde
Üç boyutlu görüntüleme teknolojisi ve yapay zeka kullanarak yüksek hassasiyet oranıyla vücut ve postür analizi yapan, DigiME 715 bin dolar yatırım aldı. Start-up böylece üçüncü yatırım turunu tamamladı. Yatırım turuna TechOne VC, twozero Ventures ve Kerim Kotan’ın liderliğinde, Litum Teknoloji kurucularından Kamil Sözen, Özgür Ülkü, Alp Ülkü ve Partner Tasarım ve Ticaret\’in de katılımı ile ve Efe Duran Sarıkaya, Nihat Cavit Oral, Siret Ünsal da dâhil oldu.
12 farklı ülkede satışa başladı
DigiME; ABD, İtalya, Fransa ve Kanada başta olmak üzere 12 farklı ülkeden ve 34 şehirden 87 lokasyona satış yapan ve kullanıcılara aylık abonelik modeli ile hizmet veriyor. DigiME şu an 43 binden fazla kişiye ulaşıyor. DigiME, üstün yazılımı sayesinde, tüm vücudu saniyeler içinde üç boyutlu bir şekilde tarayarak vücut yağ oranı, günlük kalori ihtiyacı, bazal metabolizma hızı, ideal kilo, kas oranı, postür bozuklukları, hareket vs. analizlerinin yapılabilmesini ve grafik destekli raporlama araçları sayesinde tüm bu verilerin takibini sağlıyor.
Büyük veri şirketi olma yolunda ilerliyor
Pandemi sürecinde yazılımını geliştirmenin yanı sıra ABD’de reseller (bayilik) modeli ile satışa baslayarak yolculuğuna devam eden DigiME; sağlık teknolojileri alanındaki büyük veri şirketi olma yolunda ilerliyor. DigiME yeni yatırım turu ile geniş ürün ailesi ve hizmeti ile KuzeyAmerika açılımı ve Avrupa’ya yayılarakİspanya, Almanya, İsviçre, Kanada ve Fransa ülkeleri başta olmak üzere DigiME şubeleri açarak vücut çekim verisini 500 bine çıkarmayı hedefliyor. DigiME’nin mevcut müşterileri arasında Fenerbahçe, Beşiktaş, PSG, UFC, We5 Concept, Hillside, Carrera, İstanbul Florence Nightingale Hastanesi ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi gibi kurumlar bulunuyor.
Tekno Safari YouTube kanalına abone olmak için tıklayın!
Uluslararası 7. üretim merkezi olan vivo Türkiye Fabrikası 1 yaşında! vivo Türkiye Fabrikasının 1. yaşını özel kampanyalarla kutluyor. Detaylar haberimizde.